Mesut Yılmaz; Yalçın Çakır; Diyar Arabul
HABER

Yılmaz; Flash TV saldırısı, "kara mizah..."

Mayıs. 07, 1997  |  Flash TV Baskın  |  Milliyet Gazetesi

Mesut Yılmaz Flash TV'yi ziyaret etti

ANAP Lideri Mesut Yılmaz, hükümeti ayakta tutan faktörün Başbakan Necmettin Erbakan'ın "pişkinliği" olduğunu söyledi. Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde Flash TV'nin kanunsuz bir şekilde kapatılmasının "kara mizah" olarak Türk basın tarihine geçtiğini belirten Yılmaz, "Bu hükümet giderse Türkiye'de mafyanın kökü kazınacaktır" dedi. Yılmaz, dün sabah ANAP milletvekilleri Güneş Taner, Bülent Akarcalı ve kardeşi Turgut Yılmaz'la TÜSİAD'ın kahvaltılı toplantısına katıldı. Daha sonra Tepebaşı'nda bir çay bahçesine geçen Yılmaz, burada gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Yılmaz şöyle konuştu:

"Bu hükümet fiilen bitmiştir. Otoritesini kaybetmiştir. Bu hükümeti ayakta tutan faktör, Erbakan'ın pişkinliğidir. Bu sükunetin hukuken son bulması, parlamento aritmetiğindeki değişimle veya ortaklardan harhangi birisinin, özellikle küçük ortağın tavır değişikliğiyle ancak mümkün olabilir."

Yılmaz, DYP milletvekilleri Mehmet Ağar ve Sedat Bucak hakkında hazırlanan fezlekelerle ilgili soruya ise şu karşılığı verdi:

"Başbakan ve Adalet Bakanı'nın fezlekeyi inceleme, değerlendirme yetkisi yoktur. Yapılan sadece hükümeti zor durumdan kurtarmak, zaman kazanmaya yöneliktir. Bir hukuk devletinde böyle bir uygulama olamaz."

YYılmaz, daha sonra Flash TV'nin İstanbul temsilciliğine geçerek Haber Koordinatörü Yalçın Çakır'la görüştü. Yılmaz, Flash TV'yle ilgili gelişmelerden hükümetin sorumlu olduğunu ileri sürerek şu değerlendirmeyi yaptı:

"Bunun şerefi bu hükümete aittir. Bu olayın geleceğe dönük ve bütün Türk basınına yönelik daha vahim bir yönü vardır. Ulaştırma Bakanı bütün basın kuruluşlarına tehditte bulunmuştur. Bugün Flash TV'ye uygulanan kanunsuz müeyyidenin yarın diğer bütün yayın kuruluşları için uygulanabileceğinin işaretlerini vermiştir."

Kapatmanın, Flash TV'ye yapılan saldırının ertesi günü gerçekleşmesinin dikkat çekici olduğuna işaret eden Yılmaz şunları söyledi:

"Saldırının faillerinin hiçbirinin şu ana kadar ortaya çıkarılamamış olması, bu saldırının arkasında gerçekte kimlerin olduğu konusunda bir karine teşkil etmektedir. Basın kuruluşlarına hükümetten yana süren saldırılar ortadan kaldırılmadan basın özgürlüğünün hayata geçirilmesi ve temiz topluma ulaşılması mümkün olamaz. Bu olayın yaşanmış olması ve bugüne kadar eşkali belli olduğu halde bu kişilerin yakalanmaması, daha sonra bu kişileri yakalamakla sorumlu olanların ikinci bir suç işleyerek kanalı faaliyetten men etmeleri, bu hükümetin yapacağı hiçbir açıklamanın güvenilir olmayacağını göstermektedir."

Bugün TBMM'nin gündem konusunun Flash TV olacağını kaydeden Yılmaz, konuyla ilgili araştırma ve soruşturma önergeleri vereceklerini bildirdi.

Dövizzedenin feryadı

Yılmaz, ardından TÜSİAD'ın "siyasal partiler yasası" konulu toplantısına katıldı. Toplantıyı bir süre dinleyen Yılmaz, daha sonra Dişhekimleri Odası'nı ziyaret etti. Bu sırada bir dövizzede, korumalara zor anlar yaşattı. 20 yıldır Almanya'da çalıştığını belirten dövizzede şunları söyledi:

"Vallahi billahi dileniyorum. Benim paramı bu namussuz şerefsizler gaspetti. Şikayete gidecek yer yok. Türkiye benim vatanım. En az Süleyman Demirel kadar hakkım var bu memlekette. Benim dedem Çanakkale Savaşı'nda ölmüş. Paramı verin. Neden vermiyorlar. Adam mı öldürelim, ama ben vazgeçmeyeceğim. Ben Atatürkçüyüm, Atatürk'ün torunuyum. Bu uğurda canımı vereceğim."

Geniş tabanlı hükümet

TÜSİAD Başkanı Muharrem Kayhan, hükümet arayışında mümkün olduğu kadar geniş tabanlı bir oluşum gerektiğini belirterek, "Ancak, Türkiye'nin sorunlarına çözüm üretebilecek bir hükümet olması lazım. Şu andaki hükümeti çözüm değil, gerilim üreten bir hükümet olarak görüyoruz. Ama alternatifin iyi hazırlanması lazım. Alalacele ve hazırlıksız bir hükümet daha büyük rahatsızlık yaratır. Ancak, zamanın da çok olmadığı kanaatindeyim" dedi.

Bir soru üzerine geniş tabanlı hükümet modelinin sağlıklı olacağını tekrarlayan Kayhan, "Her koalisyon belli amaçlarla bir araya geliyor. Muvaffak oluyor ya da olamıyor. Şu anda bu muvaffak olamamış bir koalisyondur. Türkiye'de yeni oluşacak bir alternatif hükümetin seçim yasası, siyasi partiler yasası, idari reformu ve sosyal güvenlik reformunu ele alacak bir hükümet olması lazım. Biz kimlerin bir araya geleceğinden çok, ne için bir araya geleceklerinin üzerinde durulması gerekir diye düşünüyoruz" diye konuştu.